Last updated on 2020-05-10
pencerenin yer seviyesinin altına düşmekte olduğu bir amfide gömleğin kol boyunun tartışıldığı bir mevsimde dinlemiştim bunu da…
efendim, günün birinde hocanın biri eşşeğe yaptığı harcamanın çok fazla olduğuna kanaat getirmiş. ne yapmalı ne etmeli derken bir de fark ediyor ki, eşşeğin yeminden suyundan başka masrafı yok zaten. öyleyse diyor, “bu eşşeğin yemini azaltmalı.” ama hoca öyle düşüncelidir ki, bunu bir anda yaparsa eşşeğin uyum sağlayamayacağını anlar ve yemden her gün bir avuç azaltmak suretiyle mükemmel bir çözüm bulur.
eşşekte ilk günler bir şey fark edilmez, lakin ilerleyen günlerde eşşek halden düşmeye başlar. hocamızsa eşşeğin hâlinden bihaber devam eder yemi azaltmaya. eşşekten ses çıkmayınca gün gelir bir avuç yeme düşürdüğü yiyeceği hiç vermemeye karar verir. eşşek bu ya, doğadan gelmiştir ne de olsa. 3 gün 5 gün çevreden bir şeyler bulur karnını doyurur. lakin onunki de candır ve bir sabah cansız bedeniyle karşılar hocayı.
hoca hayıflanır ve der ki: “tüh be ! tam da eşşeği yemsizliğe alıştırıyorduk! “
eh işte… bizim ülkenin dershanecilik macerası da sanki buna benziyor ?
İlk Yorumu Siz Yapın