gibi gibi

        hayat üzerine söyleşide bulunuyorlar ünlümüzle. o kadar güzel ayrıştırmışlar ki soruları sıradaki soruyu tahmin etmek mümkün. “nasıl”la başlayan sorulara geçildi. önce başarısına ilişkin sorular geldi. – mesleğe nasıl atıldınız? – ilk eseriniz nasıl karşılandı? – çalışmalarınıza nasıl devam ediyorsunuz?… ardından da "olmak" eylemi geldi nasılla birlikte. sorular özeldi ve oyun misali tek cümlelik cevaplar istendi.

        – çocukluğunuz nasıldı?
– kendimi olduğumdan hep daha büyük hissettiğim için genelde mutsuzdum.

        – gerek ilkokul gerekse üniversitede nasıl bir öğrenciydiniz?
– yazı’m için ‘kız gibi’, benim içinse ‘inek’ dediler, ama mütevazılıği bir yana bırakmak gerekirse ben hep olması gerektiği gibi olduğumu düşünmüşümdür.

        – arkadaşlıklarınız nasıldı?
– hepsi biten türdendi, ya yok olup gittiler ya da dostluğa terfi ettiler.

        – nasıl bir eşsiniz?
– onu hayat arkadaşıma sormanız lazım, çünkü onun görüşleri daha önemli

        röportaj sahibi bir soru daha soruyor ki sorunun listede olmadığı, anlık uydurulduğu çok belli.

         – peki nasıl bir eş, hayat arkadaşı -ya da herhalde dostu demem gerekiyor.- olduğunuzu düşünüyorsunuz?
– eşimin beni tercih etmesini sağlayacak kadar iyi…

        – eşinizden öğrendik ki bir bebek bekliyorsunuz, idealinizde nasıl bir baba olmak var?
– bir anne gibi…

        – kısmet olursa nasıl bir dede olmak istersiniz?
– bir baba gibi…

– 8 kasım 2008 –
– istanbul –